SITC NO : 048.3 makarna
ARMONİZE NO :
1902(190211: yumurta içeren pişirilmemiş makarna)
190219: yumurta içermeyen pişirilmemiş makarna
190220: dondurulmuş makarna
190230: diğer makarnalar
190240: kuskus
Makarna, sert durum buğdayından elde edilen irmiğin su ve bazı zenginleştirici maddeler
ile karıştırılması, biçim verilmesi ve kurutulması suretiyle elde edilen oldukça besleyici ve
uluslararası ticarette de rağbet gören bir gıda maddesidir.
Günümüzde makarna, besleyici, lezzetli, ucuz, hazırlanması kolay, raf ömrünün uzun
olması gibi pek çok özelliğe sahip olması nedeniyle unlu mamuller içerisinde ekmekten
sonra en çok tüketilen gıda maddesi haline gelmiştir.
Makarnanın tarihçesi incelendiği zaman iki farklı yaklaşım göze çarpmaktadır. Bunlardan
ilki, makarnanın ilk kez M.Ö. 1700–1100 yılları arasında Çinliler tarafından yapıldığı ve
1292 yılında ünlü gezgin Marco POLO tarafından keşfedilerek günümüzde makarnanın
anavatanı olarak kabul edilen İtalya’ya getirildiğidir. Diğer görüş ise, İtalyanların makarnayı
Araplardan aldığı yönündedir. Ortadoğu ile ticaret yapan İtalyanların, o zamanlar “el-rişta”
günümüz mutfağında ise “erişte” olarak adlandırılan yiyeceği kendi ülkelerine
götürdüğüdür.
Dünya ticaretinde önemli bir yer tutmakta olana makarna, spagetti ve benzeri ürünler
Uluslar arası Ticaret sınıflandırmasında (SITC) 048.3, Armonize Sistem Nomenklatürü’ne
göre hazırlanan İstatistik Pozisyonlarına bölünmüş Gümrük Tarife Cetvelinde ise 19.02
pozisyon numarası ile makarnalar(Makarnalar (pişirilmiş veya et ile veya diğer maddelerle
doldurulmuş veya başka şekilde hazırlanmış olsun olmasın) (spagetti, macaroni, şehriye,
lazanya, gnocchi, ravioli, canelloni gibi); Pişirilmemiş makarna (doldurulmamış veya başka
şekilde hazırlanmamış) şeklinde tanımlanmıştır.
Türk gıda sanayinin öncü sektörlerinden biri olan makarna sanayinin temelleri ülkemizde
Cumhuriyetin ilk döneminde atılmıştır. Ülkemizde makarna daha önce erişte adı altında
tamamı evlerde yapılan ve tüketilen bir ürün iken, 1922 yılında İzmir – Bayraklı’da kurulan
ilk makarna fabrikasının faaliyete geçmesiyle bu ürünün ülkemizdeki sanayi tipi üretimine
geçilmiştir. Bu tarihten, 1950’lere kadar küçük işletmelerde ve düşük kapasitelerde yapılan
üretim, yerini 1960’larda yüksek kapasiteli, büyük işletmelere devretmiş ve toplam kurulu
üretim kapasitesi 1960 - 1970 yılları arasındaki on yıllık süreçte yaklaşık 3 kat artmıştır.
1970’li yıllarda modern teknoloji ile donatılmış büyük tesislerin birbiri ardına açılmasıyla
sektördeki ivme artmış ve 1980 yılı itibariyle yeni açılan fabrikaların yanısıra, mevcut
fabrikaların da kurulu kapasitelerini artırmaları sonucu toplam 6 fabrikada 250 bin ton’luk
bir üretim kapasitesine ve 110 bin ton/ yıllık bir üretim hacmine ulaşılmıştır.
1990’lı yılların başlarından itibaren ülke çapında ihracata yönelik sanayileşme stratejisinin
ağırlıklı olarak uygulanmasıyla makarna ihracatımızda görülen canlanma, iç talepteki eşzamanlı büyüme ile
paralel gelişince, makarna sektöründe faaliyette bulunan büyük
fabrikalar kapasitelerini artırma yoluna gitmişler ve 1997 yılında toplam kurulu kapasite
710 bin ton/yıl seviyesine çıkmıştır.
Bugün, Türk makarna sanayi içerisinde, bölgesel talebi karşılamaya yönelik çalışan
tesislerin yanısıra, teknolojik açıdan gelişmiş ülkelerle rekabet edebilecek düzeye gelmiş,
üretiminin önemli bir bölümünü ihracata yönlendirmiş, büyük entegre tesisler de dahil
olmak üzere çok sayıda fabrika faaliyet göstermektedir. Türkiye, artık, 1.000.000 tonun
üzerindeki kurulu kapasitesi ile dünyanın en büyük makarna üreticisi ülkelerden birisidir.
Sektördeki mevcut üretim tesisleri, coğrafi dağılım açısından makarna üretiminde ana girdi
olan sert durum buğdayının yetişme alanları olan Güney Doğu Anadolu, Orta Anadolu ve
Batı Anadolu bölgelerinde yoğunlaşmaktadır.
Ülkemizde makarna üretimi yıllar itibariyle artış göstermekle birlikte özellikle son yıllarda iç
ve dış talepde görülen dalgalanmalar sonucu inişli çıkışlı bir seyir izlemektedir. Üretimi
belirleyici unsurların başında sert durum buğdayının rekoltesi gelmekte ve rekoltenin
düşük olduğu yıllarda üretim yavaşlamaktadır.
Makarna, yüksek besin değeri, ucuz fiyatı, kolay depolanabilmesi ve hazırlanması,
üretiminde kullanılan modern teknoloji, kolay bulunabilmesi ve ilave soslarla besin
değerinin ve lezzetinin artırılabilmesi gibi özellikleri ile kullanımı dünyadaki eğilime paralel
olarak Türkiye’de de artan bir üründür. Ancak. yıllar itibariyle istikrarlı bir şekilde artan iç
talebe karşın. kişi başına tüketim sektörde söz sahibi ülkelerin değerlerinden geri
kalmaktadır. 2010 yılı itibariyle Türkiyedeki kişi başına düşen tüketim miktarının 6,1 kg
olduğu tahmin edilmektedir.
Ülkemizdeki kişi başına makarna tüketiminin bölgesel dağılımı incelendiğinde. Marmara
Bölgesinin 6.4 ‘lük bir oranla ilk sırayı aldığı ve bu bölgeyi sırasıyla Ege ve İç Anadolu
Bölgelerinin izlediği görülmektedir. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri. bu tür ürünlerin
daha çok evlerde hazırlanması ve geleneksel yemek alışkanlıklarında makarnaya ikame
ürünler olan bulgur ve eriştenin büyük yer tutması nedenleriyle makarna tüketiminin
yaklaşık 3.6 kg gibi düşük seviyelerde gerçekleştiği bölgeler olarak ortaya çıkmaktadır.
Yine bölgeler bazında son üç yıllık tüketim rakamlarına göre yapılan bir değerlendirmede
makarna ürünlerinin İç Anadolu Bölgesinde tüketiminin hızlı bir gelişim gösterdiği ve
Akdeniz bölgesinde ise büyük ölçüde turizmin etkisiyle talep canlanması yaşayan
“Catering” sektörünün ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde arttığı görülmektedir .
Ülkemizde makarna çeşitleri arasında daha çok çubuk. spagetti. erişte. tırtıl. lokma.
bamya. midye. burgu ve fiyong şeklinde makarnalar tüketilmekte olup. son yıllarda ihraç
amaçlı değişik çeşitlerde makarnalar da firmalarımızın ürün yelpazelerinde yerlerini
almaktadır. Ayrıca. tel. arpa. harf ve yıldız şeklindeki şehriyeler ve kuskus da tüketiciler
tarafından yoğun olarak rağbet görmektedir.
İhracat
Türkiye’nin ilk makarna ihracatı. makarna sanayinin üretime geçtiği 1922 yılından 48 yıl
sonra. 1970 yılında gerçekleştirilmiştir. Bu tarihten itibaren makarna ürünleri ihracatımızda.
dönemsel olarak görülen dalgalanmalara rağmen. uzun dönemde önemli artışlar
kaydedilmiştir. 2009 yılında yaşanan küresel kriz neticesinde değer bazında düşüşe geçen
ihracatımız. 2010 yılında krizin etkilerinin azalması sonucu makarna ihracatımız toplam
297 bin ton ve 186 milyon ABD $ düzeyinde gerçekleşerek bir önceki yıla göre miktar
bazında % 39.3. oranında artış. buna karşılık değer bazında da % 24.4’lük bir artış
göstermiştir.
Genel olarak. Türk makarna ihracatının seyrini 1970-1990 ve 1990 sonrası dönemleri
olarak iki ayrı devrede incelemek mümkündür. İlk dönemde makarna ihracatımızın yeni
açılan makarna fabrikalarının devreye girmesi ve mevcut olanların da kapasite
artırımlarına gitmeleri sonucu istikrarlı ve oldukça hızlı bir artış eğilimi içerisine girdiği
görülmüştür. Ancak bu artışlar, makarna ürünlerine yönelik yurt içi talebin bu ürünlere ait
arz miktarıyla paralel seyretmesi ve aradaki miktar farklarının yüksek dış satım
rakamlarına izin vermemesi nedeniyle yüksek seviyelere ulaşamamıştır. 1970 yılında
sadece 13 ton olan makarna ihracatımız, 1980 yılında 169 kat artarak 2.197 ton’a, 1980 -
1990 yılları arasında da 6 kat artarak 13.022 ton’a ulaşmıştır.
1990 ve sonrasını kapsayan ikinci dönemde ise. ihracata yönelik sanayileşme stratejisinin
ağırlıklı olarak uygulanmasıyla ihracat potansiyeli olan firmalar üretim miktarları ve
kapasite kullanım oranlarını artırarak yarattıkları yurtiçi talep fazlası üretimlerini ihracata
yöneltmişlerdir.
Öte yandan. 1990’lı yıllarda Sovyetler Birliğinin dağılması ile birlikte bağımsızlıklarına
kavuşan Türk Cumhuriyetleri’nin yeni pazarlar olarak ortaya çıkması 01.01.1996 tarihinden
itibaren uygulamaya giren Gümrük Birliği anlaşması ve Dahilde İşleme İzin Belgesi
kapsamında ihracatçılara son yıllarda dünya fiyatları üzerinden makarnalık buğday alımı
imkanının sağlanması gibi etkenler makarna ihracatımızın yıllar itibariyle artmasına destek
olmuştur.
Ancak Türkiye’nin makarna ihracatının 30 yıllık seyrinde kaydedilen bütün gelişmelere
karşın son on yıl içerisinde sektörün dış satım gücünü olumsuz yönde etkileyen önemli
olaylar makarna ürünleri ihracatımızın 1999 ve 2000 yılları itibariyle. 1988 yılı seviyelerine
kadar gerilemesine neden olmuştur. Söz konusu olaylar kronolojik bir şekilde
incelendiğinde. 1991 Körfez krizi sonucu 1991 yılı itibariyle 4. büyük makarna ürünleri
pazarımız olan Irak’a konulan ambargo. 1996 yılında en önemli ihraç pazarımız olan
ABD’nin anti Damping ve Telafi Edici Vergi uygulamaya koyması. 1997 Güney Doğu Asya
ve sonrasında da. 1998 Rusya krizleri ihracatçılarımızın potansiyel pazarlarını yeterince
değerlendirememesi sonucunu doğurmuştur.
1989-1995 yılları arasında ABD. 1995-1999 yılları arasında Rusya Federasyonu. 2000
yılında Belçika. ve 2001 yılında Gürcistan makarna ürünleri ihracatçılarımızın yöneldiği en
önemli pazarlar olurken. 2003 ve 2004 yıllarında. Birleşik Arap Emirlikleri ve Azerbaycan
en önemli ihraç pazarlarımız olarak ortaya çıkmışlardır. 2005, 2006, 2007 ve 2008 yılları
içerisinde ise Birleşik Arap Emirlikleri. Irak ve Benin en önemli ihraç pazarlarımız olurken.
2011 yılındaki en önemli ihraç pazarlarımız sırasıyla Angola, Togo, Benin Irak ve Japonya
olmuştur.
Dünya’da makarna ürünlerine olan genel talep, artan dünya nüfusu gelişmekte olan
ülkelerin geleneksel mutfaklarında yer almasa bile artan kişi başına milli gelirler ile birlikte
batı tarzı yemek alışkanlıklarına yönelen ilgi ve bu ürünlerin lezzeti, ucuzluğu, besleyici
olması, kolay hazırlanması, uzun süre muhafaza edilebilmesi gibi özelliklerinden dolayı
istikrarlı bir artış göstermektedir. Makarna ürünlerinin üretiminin temel hammaddesi olan
durum buğdayına bağımlılığı ve makarnalık sert buğday türünün dünyanın belirli
bölgelerinde yetişiyor olması bu ürünlerin talep edildiği ancak üretimin yurt içi talebi
karşılamaya yetmediği veya hiç üretimin yapılmadığı ülkeleri net ithalatçı konumuna
sokmaktadır. Ülkeler bazı zamanlarda kendi iç pazarlarında ürün çeşitliliğini sağlamak
amacıyla da ithalat yapabilmektedir.
Toplam 11,9 milyon tonluk dünya makarna üretiminde İtalya en fazla makarna üretimi
yapan ülke konumundadır. İtalya’dan sonra en fazla makarna üretimi yapan ülkeler
sırasıyla A.B.D., Brezilya. Rusya ve Türkiye’dir.
Dünya makarna tüketiminin en fazla olduğu ülkeler arasında İtalya ilk sırada yer
almaktadır. İtalya’yı Venezüella, Tunus ve Yunanistan izlemektedir. Türkiye ise kişi başı
6.1 kg’lık yıllık tüketimi ile ancak 19. sırada yer almıştır.
Dünya makarna ihracatı 2010 yılında bir önceki yıla göre % 4’lik bir büyüme ile 6,9 milyar
dolarlık bir hacme ulaşmıştır. Dünya makarna pazarının en önemli aktörü % 35’lik pazar
payı ile İtalya’dır. Ancak, uluslararası pazarlarda yaşanan ve temelde fiyat/ kalite kriterine
dayalı gerçekleşen rekabet, ülke bazında pazarlarda başarılı olma şansını diğer ihracatçı
ülkelere de tanımaktadır.
Makarna dünya ihracatında son 15 yıllık dönemde genel bir artıştan söz etmek
mümkündür. Bu artış, esas olarak dünya genelinde büyüyen pazarla birlikte, üretici
ülkelerin, kendi yerli makarna sanayicilerine bu tür ürünlerin ihracatında çeşitli teşvikler
vermek suretiyle ihracata yönelik üretimi gerçekleştirmelerinden kaynaklanmaktadır.
Çin. A.B.D ve Belçika İtalya’dan sonra en büyük makarna ürünleri ihracatçısı ülkeler olarak
ortaya çıkmaktadır.
Türkiye dünya makarna ürünleri ihracatında söz sahibi ülkelerden birisidir. Ülkemizin
dünya makarna ihracatından aldığı pay 1992–1997 yılları arasında devamlı artarak 1996
yılında % 2.9 ve 1997 yılında da % 3.5’a ulaşmış ve ülkemiz. 1996 ve 1997 yıllarında
İtalya ve Çin’in ardından en büyük 3. ihracatçı ülke konumuna yerleşmiştir. 1998 yılında.
İtalya ve ABD’nin ardından 3. önemli ülke konumunu sürdüren Türkiye. bu yıldan itibaren
ihracatımızda kaydedilen düşüşlerle birlikte dünya makarna ürünleri ticaretinde önemli
ölçüde gerilemiştir. Ancak Türkiye’nin Ortadoğu ve Afrika ülkeleri gibi yeni pazarlara
yönelmesi sonucu özellikle 2003 yılından sonra makarna ihracatı hızlı bir biçimde artış
kaydetmiş. 2005 yılına gelindiğinde Türkiye dünya makarna ihracatı sıralamasında tekrar
ilk on ülke içerisine girmiştir. 2010 yılı itibariyle ise. Türkiye dünya makarna ihracatında 8.
sırada bulunmaktadır.
Dünya’da makarna ürünlerine olan genel talep, artan dünya nüfusu, gelişmekte olan
ülkelerin geleneksel mutfaklarında yer almasa bile, artan kişi başına milli gelirler ile birlikte
batı tarzı yemek alışkanlıklarına yönelen ilgi ve bu ürünlerin lezzeti, ucuzluğu, besleyici
olması, kolay hazırlanması, uzun süre muhafaza edilebilmesi gibi özelliklerinden dolayı
istikrarlı bir artış göstermektedir. Makarna ürünlerinin, üretiminin temel hammaddesi olan
durum buğdayına bağımlılığı ve makarnalık sert buğday türünün dünyanın belirli
bölgelerinde yetişiyor olması bu ürünlerin talep edildiği ancak, üretimin yurt içi talebi
karşılamaya yetmediği veya hiç üretimin yapılmadığı ülkeleri net ithalatçı konumuna
sokmaktadır. Ülkeler, bazı zamanlarda kendi iç pazarlarında ürün çeşitliliğini sağlamak
amacıyla da ithalat yapabilmektedir.
Makarna ürünlerinin dünyadaki en önemli ithalatçıları A.B.D.. başta olmak üzere, Almanya
Fransa, İngiltere ve Kanada’dır. İtalya, bu ülkelerin en önemli tedarikçisi konumunu uzun
yıllardır muhafaza etmeyi başarmıştır.